Header $articleheadline_he$ "ArticleHeadline" Detay Sayfa Header

 

 

     

 

 

 
2021-08-24

Detay Sayfa

Tüm Dosyaların Listesi

News Database Template Page Example

Radikal İslamcılığa Soyunan Ülkücüler

20/8/2000 - 11:00 - OkuyucuYorumlar Bu Yazıyı Bir Tanıdığına Yolla Bu Yazıyı Yazdır  

      

Sayın Eymür,

Sizi Analiz adlı kitabınızdan ve basında çıkan haberlerden tanıyorum.

Susurluk kazasıyla ortaya çıkan ve kimine göre gizli, kimine göre aşikar olan ilişkiler yumağını milat kabul edip, üzüm yemekten ziyade bağcıyı dövmek maksadı ile Türk Devletine saldıran vatan hainlerine verilecek çok tatmin edici cevaplar elbette var, lakin bazen sükut gerçekten erdem olabiliyor. Ancak sükutumuz ikrar dan değil, itle dalaşmak yerine kıyıdan dolaşmayı arzuladığımızdandır.

12 Eylül ihtilali neticesinde cezaevine doldurulan ülkücü ve devrimci gençler sistemin bilinçli yönlendirmeleri neticesinde cezaevi şartlarında yeni ideolojik kimliklere kavuşmuşlardır.

Askeri cezaevlerine kitap, dergi v.s. sokmak yasak olduğu halde, ülkücülerin kaldığı hücrelere sahte “İran İslam Devrimini” öven Şii -Ali Şeriati, Mevdudi, Hasan El Benna v.s.- kitapların bizzat idare tarafından sokulduğu bilinmektedir.

Sistem burada bir taşla iki kuş vurmuştur. Neticesinde sizin de çok iyi bildiğiniz gibi Bursa Cezaevinde ki sayıları kırkı bulan Ülkücü, "MÜSLÜMANLARDAN TÜM ÜLKÜCÜLERE AÇIK MEKTUP" adı altında bir bildiri yayınlayıp ülkücülükten rücu ettiklerini deklare etmişlerdir.

Bu ülkücüler arasında Mehmet PAMAK (MAZLUM DER Eski Başkanı), Burhan KAVUNCU, Mehmet SÜMBÜL gibi oldukça tanıdık bildik isimler de vardır.

Bu bildiriye imza atan eski ülkücülerin şu an ki bağlantıları araştırıldığında çok ilginç yerlere ve neticelere ulaşılacağı su götürmez bir gerçektir.

Bana göre, “büyük bir fiyasko ve vezir düşürme operasyonu”, basına ve emniyete göreyse “Hizbullah Operasyonu'nda” yaşananlar, olayları daha anlaşılır kılmaktadır.

Şöyle ki, Uğur Mumcu olayıyla ilgili alınan şahıslar incelendiğinde ilginç bulgular göze çarpmaktadır. Olayın faili olduğunu söyleyen ve 7 yıl önceki olayı en ince ayrıntılarıyla anlatan Yusuf KARAKUŞ' un cezaevi yaşantısı ve cezaevinde ki ilişkileri iyi irdelendiğinde bu şahsın DEV-SOL’cularla aynı koğuşu paylaştığı görülecektir.

Yusuf KARAKUŞ' un bir istihbarat teşkilatına çalıştığı su götürmez bir gerçektir.

Yine bu olaylarla ilgili olarak, neredeyse tuvalete bile beraber giden Adnan BARAN ve Muzaffer DAĞDEVİREN’den -Eski Ülkücüler, cürümleri bir, 12 yıllık cezaevi yaşantıları var, Çorum olaylarının faillerinden, Aksaray ve Kemerburgaz’da otel gaspı yapmışlardır ve halen çek senet tahsilatıyla uğraşırlar- sadece Muzaffer DAĞDEVİREN alınmış ve Adnan BARAN 'ın ismi dahi geçmemiştir..

Tüm Hizbullah operasyonlarında, her yere bakılmış, ne hikmetse Hizbullah'ın üs olarak seçtiği YALOVA’ya bakmak kimsenin aklına gelmemiştir.

Bu tür örnekler elbette çoğaltılabilir.

Osmanlıdan günümüze Türk Devlet Geleneğinde bu tip olaylar hep yaşana gelmiş, ancak hiç bir dönemde bu denli ayağa düşmemiştir.

Bir zamanlar ülkücü hareket içerisinde bulunup, ihtilal sonrası " Radikal İslamcı" lığa soyunan Mehmet GÜNEY, Yaşar POLAT, Şefik POLAT, Receb G.... (ismi bende mahfuz) gibi isimler ve ilişkileri deşifre edilip kamuoyuna açıklanmadığı sürece sır perdesi hiç bir zaman açılmayacaktır.

Bekası için Abdullah ÇATLI ile Dursun KARATAŞ'ı bile yan yana getirip ortak eylem yaptırabilecek güçte olan bir sistem, bu şahısları bulmaktan ve ilişkilerini açığa çıkarmaktan aciz değildir.

Hiç bir resmi görevleri olmadıkları halde şu anda bile jandarma bölgesinde, bellerinde silahlarla ve ceplerinde özel belgelerle illegal işlerle iştigal eden ve her türlü yargı denetiminden muaf dengesiz insanların sayısı ürküntü verecek boyuttadır.

Bunları elbette siz de biliyorsunuz ve bildiğinizi zannettiğim bir şey daha var;

Eğer gerçekten niyetiniz bir takım gerçekleri kamuoyunun gözleri önüne sermekse, lütfen Çakıcının bantlarını yayınladığınız gibi, Eyüp Aşık - Çakıcı ve hepsinden önemlisi, Çakıcı-Yılmaz bantlarını da yayınlayın ki gerçeklerin üzerinde ki örtü tamamıyla sıyrılsın.

Sahi birde Osman Gürbüz portresi çok ilginç ve yerinde olmuş ama ne hikmetse mahkemesi hala devam eden Osman GÜRBÜZ basınımızı Yeşil kadar ilgilendirmiyor, oysa ilgilendirmeli değil mi?

Ceplerinde onlarca kimlikle gezip etraflarına korku salmaya çalışan ve sözüm ona milliyetçiliklerini de gayrimeşruluklarına perde yapanlar ve hepsinden önemlisi bu insanların polisten ziyade bilhassa Jandarma ile -düne kadar varlığı inkar edildiği halde yakın geçmişte meşruluk kazandırılan JİTEM- ilişkileri mutlaka araştırılmalıdır.


Ve 1000 yıllık Yüce Türk Devletini itirafçılardan, mafya bozuntularından medet umar hale getirenler tek tek afişe edilmelidir.

Saygılarımla.
--------------------------------------------------------------------------------------
Bu sayfa "Konuk Yazarımız" tarafından yazılmıştır. Anadolu Türk İnterneti, okuyucularının olumlu ve seviyeli yazılarına her zaman açıktır. Atin'de yayınlanmasını istediğiniz yazıları lütfen bize iletin. Açık kimliğinizi veya takma bir ismi kullanabilirsiniz. Görüş ve düşüncesi ne olursa olsun, hakaret ve küfür içermeyen, seviyeli bir şekilde yazılmış yazıları yayınlayacağımızdan şüphe duymayın. Konuk yazarlara ait yazıların yayınlanması, bu yazılardaki görüşlerin Anadolu Türk İnterneti'nce paylaşıldığı veya paylaşılmadığını yansıtmaz. ATİN.




FastCounter

 

Hit Counter

  Anadolu Türk İnterneti

 

Güncelleştirme : 24.08.2021 - 15:50