Acı gerçek
ABDULLAH Öcalan, örgütünü avukatları aracılığı ile İmralı’dan nasıl yönetiyor? Bu rezalete kimler, niçin göz yumuyor? Kafamdaki bu soruları devletin bu konuda en üst düzeyde yetkililerinden birine sordum.
Verdiği içten ve samimi yanıt şöyle:
‘Biz daha önce bu adama göz yumduk ve kendisini kullandık. Çünkü ölümden korkuyordu. Son derece evhamlı ve korkak biri. Bizim telkin ve teşviklerimizle İmralı’da devletten yana mesajlar veriyordu. Örneğin sınırlarımız içerisindeki PKK’lıları bir süre Kuzey Irak’a çektirdi. Fakat olaylar öylesine gelişti ki, adam kontrolden çıktı. Palazlandı, moral kazandı. Mesajlarını özgürce verebildiğini anlayınca yön değiştirdi.
Şimdi ensemizdeki AB baskısıyla hiçbir şey yapamıyoruz. Ayrıca bu konuda devletin ilgili birimleri arasında büyük bir boşluk ve iletişim kopukluğu var. Sizin yazdıklarınız tümüyle doğru. Kimse ne yapılacağını bilmiyor ve ilgili makamlar -hepimiz- olanı biteni seyretmekle yetiniyoruz. Durum ne yazık ki böyle.’
Öcalan’ın İmralı’dan verdiği gazla, Güneydoğu’da her gün şehitler veriyoruz. Sıra vali konaklarının basılmasına geldi!...
Ve net sonuç: Bu konuda ne yapılması gerektiği, hükümet tarafından bilinmiyor. Ya da biliniyor ama AB korkusundan sessiz kalınıyor. Her ikisinin utancı da Türkiye Cumhuriyeti’ne ait! Yazıklar olsun. |