Yolsuzluk Bize Hiç Uğramadı...
“Terör, kirli ilişkiler, Emekli bir MİTçi veya Başkasının omzunda Yükselmeye Çalışmak!“ başlıklı yazınızı okudum.
Benim “Yolsuzluk.com” ile ilgili değerlendirmemin temel noktası “yayının arkasında kimlerin olduğunun belli olmaması” ve “bir terör örgütüne ait bağlantının sayfalarında bulunmasına” dayanmaktaydı.
Siz “Kurtuluş” örgütüne ait bağlantının küçük ve basit bir hata olduğunu belirtmiş ve “Bizim ne Kurtuluş Cephesi, ne de sağ veya sol herhangi bir terör, şiddet, anarşi örgütüyle bırakın ilintiyi, sempatimiz dahi yoktur. Ve hepsini aynı nefretle lanetliyoruz. Bu satırları okuduğunuz anda bir webmaster hatası olan link çoktan kaldırılmış olacak” demişsiniz. Yani en azından bu konuda hatalı olduğunuzu kabul etmişsiniz.
Eğer, bir yayının yöneticileri, sayfalarında neyin olduğunun, neleri yayınladıklarının, farkında değillerse bu küçük ve basit değil, vahim bir hatadır.
Siz hata üstüne hata yapmış, linkini kaldırdığınız terör örgütüne has bir dille bana hücum etmeye çalışmışsınız.
“Elimize sayın Eymür ve dönemiyle ilgili bir yolsuzluk dosyası geçerse (Sözgelimi bir MİT mensubunun nasıl oluyor da, Türkiye’de ve ABD’de evler, apartmanlar, pazarlar alabildiğini, nasıl oluyor da 90 bin dolar değerinde 4x4 Grand Cheroke jip alabildiğini sorgularız!) yayınlarız.” demişsiniz.
Herhangi bir mecburiyetim olmamakla birlikte, şahsımla ilgili bazı açıklamalarda bulunayım:
Türkiye’deki mal varlığım, mensubu olduğum eski teşkilatımda bulunan ve emekli olmadan önce çok detaylı bir şekilde verdiğim son “Mal Bildiriminde” gözükmektedir. Arzu edilirse bir kopyasını Yolsuzluk.com’a da yollayabilirim.
Şimdi Türkiye’de, Antalya’da olan bir daire ve verasetle intikal eden hisseler hariç, benim ve eşimin hiç bir mal varlığımız yok.
ABD’ye gelince, burada henüz bir ev sahibi değiliz. Eğer kredi aldığımız bankaya olan 30 senelik borcumuzu ödeyebilirsek o zaman halen oturduğumuz evin sahibi olacağız. Henüz dört senelik kısmını ödedik, daha 26 senesi var. “pazar” kelimesi ile ne kastedilmiş bilmiyorum ama, ben ve eşim, hayatımızın hiç bir döneminde ne “apartman” ne de “market, dükkan vs. gibi” bir yerin sahibi olmadık.
4x4 araba Türkiye’de de vardı, ABD’de var ama bu hem “Grand Cheroke” marka, hem de 90 bin dolar gibi abartılı bir fiyatta değil. ABD’de orta sınıf bir otomobil.
“Emekli olur olmaz soluğu yurtdışında alan ve ismi bir çok sansasyonel olaya karışmış (Başta meşhur düzmece MİT Raporu olayı) Sayın Mehmet Eymür’ün” demişsiniz.
Kendisi de ABD’den yayın yapan ve belki de Türkiye’de başına bir şeyler gelmemesi için kimliğini gizleyen meçhul bir yayının bana, “Emekli olur olmaz soluğu yurtdışında alan” şeklinde hücum etmesi yakışıksız olmuş.
ABD’ye, emeklilikten sonra değil, ondan bir sene önce, yani görevli geldiğim zaman yerleşmiştik. Emeklilikten sonra Türkiye’ye dönmeyip buradaki yaşantımıza devam ettik.
ABD’de yaşamımızı devam ettirme kararı, kendi ülkemde yaşadığım haksızlıklara tepkinin ötesinde, Türkiye’de huzur içinde yaşayamama, can güvenliğimizi sağlayamama ve rahat bir işte çalışamama kaygılarından kaynaklanmıştır. Keşke bu kaygılardan uzak bir şekilde kendi ülkemizde huzur içinde yaşayabilseydik. Herhalde o günlerde bir gün gelecek...
ABD’de nasıl yaşadığımıza, nasıl geçindiğimize gelince;
Bu güne kadar birkaç ABD firmasına part-time müşavirlik yaptım. Ancak devamlı ve istikrarlı olmayan bu işlerden aldığım ücretler masraflarımıza yetmediği için, yakın tarihe kadar Türkiye’de sattığım gayrimenkullerin geliri ile takviye olduk. Artık o kaynağın da sonuna geldik.
Şimdi daha devamlı ve masraflarımızı karşılayabilecek bir iki işe yöneldim. Eşim de kendi çapında evden yürüttüğü bazı sanatsal işlerle aile ekonomimize yardımcı oluyor. Küçük kızım bile komşuların köpeklerine bakıp onları gezdirerek kendi cep harçlığını çıkarıyor. Sıradan bir insan gibi yaşamaktan gocunmadığımız ve lükse düşkünlüğümüz olmadığı için kimseden bir talepte bulunmadan, başkalarına yük olmadan mütevazi bir şekilde hayatımızı devam ettiriyor, sakin ve mutlu bir şekilde yaşıyoruz.
Gelir sağlayıcı devamlı işlere yönelince, bir hayli emek isteyen Atin’i istediğim düzeyde yürütemeyeceğimi düşündüğümden, kapatacağımı veya en azından artık yazmayacağımı duyurmuştum. Zira “Yolsuzluk.com”u kaç kişi hazırlıyor bilmiyorum ama, Atin’i tasarımından yazılarına kadar her şeyiyle bir tek ben hazırlıyorum.
Bu duyuru üzerine, Atin’in devam etmesi yönünde çok güzel, kıvanç verici bir çok mektup aldım. Bunların bazılarını yayınlamaya çalışacağım. Bu yazılar beni, eski yoğunlukta olmasa ve yorsa bile Atin’i her halükarda devam ettirmem gerektiği düşüncesine sevk etti.
Atin ne bir İnternet gazetesi, ne de bir mesleki yayındır. Atin, hiç bir iddiası ve beklentisi olmayan, sadece hak aramak, doğruyu savunmak, halkımıza bazı gerçekleri göstermek ve hizmet vermek için kurulmuş olan kişisel bir sitedir. Bu güne kadar izlediği açık, samimi, tarafsız çizgisi ile karakteri bellidir.
Atin, eğer Türk halkına bazı yararlı mesajlar verebilmiş, kendi sahasında öncülük etmiş ve faydalı bir hizmet götürebilmişse, bunun manevi hazzı bize yeter. Bizim için ölçü “hit” almak değil, yararlı olabilmektir.
Başladığımız zaman ummadığımız derecede bir ilgi sayesinde İnternet sayfaları arasında rekor bir “hit” seviyesine ulaşmış olan Atin’in, hiç bir kıskançlık düşüncesine sapmadan pek çok yeni İnternet yayınını tanıttığı ve desteklediği bir gerçektir. Bu bakımdan faydalı olduğuna inandığımız her yeni yayın bizi mutlu eder ve bu tip yayınların artmasından kıvanç duyarız.
Kendi hatalarından kaynaklanan bir nedenle yaptığımız değerlendirme “Yolsuzluk.com” isimli sitenin kızgınlığına ve bu kızgınlıkla haksızlığın bir araya gelmesine neden olmuş.
Eğer sitelerinde “Kurtuluş” örgütünün bağlantısını bulundurmasalardı, belki o zaman sitelerindeki tek gazete olan “Cumhuriyet” gazetesinin bağlantısına bakıp “Bunlar gazetelerinde yayınlayamadıklarını bu sitede yayınlayan bir takım Cumhuriyet Gazetesi çalışanı” değerlendirmesini yapardım. Zira e-postaların ve servis vericilerin belli teşkilatlar tarafından nasıl kontrol altında tutulduğunu biliyorum ve bu kadar yoğun bilginin e-posta aracılığı ile gelmesinin mümkün olmadığını düşünüyorum.
"Meşhur düzmece MİT Raporu" diye bahsettiğiniz raporla, "Susurluk" öncesi yazılan raporu kastediyorsanız, bunun düzmece olmadığı "Susurluk olayı" ile belli olmuştur. 1987'de yayınlananın ise doğruları yansıttığı tahkikatı yürüten müfettişin kanaati ile sabittir. Herhalde siz "Doğu Perinçek'in MİT Raporları ile benim kaleme aldıklarımı karıştırdınız...
Netice itibariyle, “Yolsuzluk.com”, “Kurtuluş” örgütünün linkinin bir hata olduğunu söyleyerek ve hemen kaldırmak suretiyle özverili bir davranışta bulunmuştur.
Ancak beni, “kirli ilişkiler, başkasının omzunda yükselmeye çalışmak, soluğu yurtdışında alan, ismi bir çok sansasyonel olaya karışmış, meşhur düzmece MİT Raporu, Türkiye’de ve ABD’de evler, apartmanlar, pazarlar alan, 90 bin dolar değerinde 4x4 Grand Cheroke jip, Ziverbey Köşkün’de işkence, kurum içi kıyım” gibi, yuvarlak ve herhangi bir örneğe dayanmayan, klasik laflarla suçlamaya çalışan Yolsuzluk.com yöneticileri hata yapmış, uyguluyoruz dediği insan haklarına ve hukuka saygılı yayıncılığa leke düşürmüşlerdir.
Öfke ile söylediklerini zannettiğim bu iddialarında ısrarlıysalar, kim, nerede, ne zaman, nasıl gibi suallerin cevaplarını vererek iddialarını ispatlamak da kendilerine düşer.
Ben benimle ilgili suallerinde kendilerine yardımcı olmaya hazırım. Eğer bir yolsuzluğumu bulabilir ve ispat edebilirlerse bunu savcılara ihbar olarak bildirsinler, söz veriyorum gelip, yargılanmaya ve cezamı çekmeye hazırım.
Bir de alanlarına giren bir konuda küçük bir hatırlatma. İsmi Cumhuriyet Gazetesi ile bütünleşen Gürbüz Çapan ile ilgili yayınlarını gördüm. Gürbüz Çapan bir ara benim eski teşkilatımın üst seviyedeki mensupları ile yakın ilişki içindeydi. Bildiğim kadarıyla bu yakınlık neticesinde bir-iki yapı kooperatifi de kuruldu. Tabii ki bu avantajlı kooperatiflerin bedeli de olmuştur.
Kritik bir konuda yayın yaptıkları için, birbirine düşman olan bir çok insanın sayfalarını kullanmaya çalışabileceğini düşünerek, yayınlarında gerekli titizliği göstereceklerini ümit ediyor, Yolsuluk.com’a bol “hit”li, başarılı bir yayın hayatı diliyorum.
Mehmet Eymür |