 Bazı ilişkiler vardır, zamandan etkilenmez.
Okul çağlarında başlayıp ömür boyu süren "sınıf arkadaşlığı" gibi.
Bu sayfa özel bir sayfa, sadece sınıf arkadaşları için. Bu sayfada, çeteler, cinayet, hırsızlık, arsızlık, soruşturma filan yok.
Bu sayfa, delikanlılık yaşının heyecanı, vericiliği, cesareti, sevgisi ile kurulan ve bir ömür boyu devam eden bir dostluk, arkadaşlık için.
Bazı sınıf arkadaşlarımdan e-mailler alıyorum. Bazıları ise, bilgisayar çağını pek benimsemediğinden çocuklarına veya yakınlarına yazdırıyorlar.
Anlıyorum ki beni izliyorlar.
Senelerce kopmuş olsak da, onların sevgi dolu samimi mektupları, 40-45 yıllık hatıraları, bir anda tazeliyor zihnimde.
17-18 yaşlarının heyecanını, dostluklar için her şeyi kaybetmeye hazır cesur yürekleri, kavgaları, şakaları, eğlenceleri, imtihan korkusunu, kahkahaları dün olmuş kadar net hatırlıyorum.
Her şakamıza katlanan "Vali Bey"in bütün sınıf üstüne atlayıp canı yanınca "ay ay ay" diye bağırmasını,
Ziya Aydıntan'dan "Şişkebabı" şarkısını isteyip, keman yayı ile sopa yiyen Taylan'ı,
Bize kızınca küsüp dersi terk eden sevgili Mr. Dunster'ı,
Tuvalette gizlice sigara içme keyfini!,
"Olum yapmayın" diye yalvaran Kıbrıslı kimyacı hocamız Ferruh Halluma'yı,
Yalçın'ın, ders masasının üstünde, Adana stili İspanyol dansını,
Harbiye ile basket maçlarını,
Tarih dersi anlatırken heyecanlanıp galeyana gelen "Kabakçı Mustafa"yı omuzlar üstünde taşımamızı,
Hep birlikte yaptığımız "talebe duasını"
En çok çekindiğimiz Baş muavin Seydi Hoca'yı
Sabahları koltuğunun altında gazetesi ile gelip, en arka sırada oturan Sabri'nin sözlü imtihana kalkınca, tek bildiği İngilizce olan "I don't know mem" demesini,
Sixtet SSS Müzik Topluluğu'nun konserlerini,
"Neil Sadaka"mız, Nail'i,
Üstün kopya çekme tekniklerimizi
Sevgili hocalarımız, Rüksan Hanımı, Sıfırcı Emine'yi, Browning'i, çantasını taşırken defterinde notları değiştirdiğimiz Mr. Leeds'i,
Okul dağılımında Kızılay turlarını,
Kalipso Leyla'yı,
Büyük sinemanın localarını,
Selim'in "akıllı" suallerini,
Goralı'nın sandviçlerini, Piknik'teki bira-cin karışımı ile şiş kebabını,
Ömür ve Tömür ikizleri, Amerikan Taylan'ı,
Kadın hocalara yaptığımız uygunsuz davranışları,
Sınıfça kafaları kazıtmamızı,
Mavi saçlı Mehmet'i, Miki Ertan'ı, Sivri Sabri'yi, Halayn Büge'yi,
Daha neleri, neleri ...
Zaman ne çabuk geçmiş değil mi?
Hepinizi sevgiyle, muhabbetle kucaklıyorum.
Mehmet Eymür
Sınıf arkadaşlarına özel resim albümü (üzerine tıklayın)
|
