Bir Resmin Hikayesi
[ 17/1/2003 - 05:16 ]  By Atin  anadolu@atin.org

Yanda gördüğünüz resim Marmaris’te Mart Motel’in önündeki koyda çekilmiş. Resimde, Türk siyaset sahnesinin en kalıcı...

Yanda gördüğünüz resim Marmaris’te Mart Motel’in önündeki koyda çekilmiş.

Resimde, Türk siyaset sahnesinin en kalıcı, en renkli ve en çok tartışılan kişisi, "Dün dündür, bugün bugündür, yollar yürümekle aşınmaz, açım diyene geber diyemezsiniz, kendim için bir şey istiyorsam namerdim, benim memurum, benim çiftçim, benim köylüm, bana sağcılar adam öldürtüyor diyemezsiniz, elektriğin komünisti olur mu?, GAP'ı gaptırmam, devlet yasalar çerçevesinde rutin dışına çıkabilir, verdimse ben verdim (İlksan skandalı), Böyyük Türkiye, Türkiye yeni Yakup Cemil'ler yaratamaz (Abdullah Çatlı için), MİT gizli saklı işler yapan bir teşkilat değildir” gibi sözleri siyaset literatürüne girmiş 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’i, politikacı arkadaşları ile denizde çay içerken görüyorsunuz.

Arkadaki, teknede duran koruma görevlilerinden biri pür dikkat etrafı gözetliyor. Resmin sağında, Nahit Menteşe’nin yanında duran kişi de koruma ile görevli ama o Demirel ve arkadaşları ile resim çektirmenin mutluluğu içinde dikkatini kameraya vermiş. Herhalde onu gözünüz bir yerlerden ısırıyor olmalı. Haklısınız, halihazırdaki MİT Müsteşarı ve resmin çekildiği tarihte Martı Motel’in güvenlik görevlisi Şenkal Atasagun.

MİT’in başına isim arayışları devam ediyor. Bugün bir İnternet gazetesinde yeniden Emekli Orgeneral Edip Başer'in isminden bahsediliyor, Edip Paşa’ya AK Parti Lideri Erdoğan tarafından MİT Müsteşarlığı görevinin teklif edildiği söyleniyordu. Başer Paşa, bu iddiayı ‘Evet' ya da ‘Hayır' diye doğrulamam söz konusu değil’’ diye yanıtlamıştı.

Haberde, Ankara'daki siyaset ve güvenlik çevrelerine atfen, Başer'in bu teklifi hemen geri çevirmeyerek yakın çevresi ve komutanlara fikir sorduğu, önce görevi kabul etmek eğiliminde iken sonra teşekkür ederek ‘‘hayır’’ yanıtı verdiği, Başer'in fikir değiştirmesinde bazı komutanların, ‘‘Paşam MİT Müsteşarlığı geleneksel olarak korgeneral makamıdır, oysa siz orgeneralsiniz. Siz bilirsiniz ama bu görev size uygun değil’’ telkininin önemli rol oynadığı iddia ediliyordu.

Doğru söylemişler, koskoca orgeneralin MİT’in başında işi ne. Orgeneral kadrosuna uygun yerler; malum bankaların, Mehmet Ali Yılmaz, Hayyam Garipoğlu, Cavit Çağlar gibi şöhretli isimlerin yönetim kurulları olabilir. O zaman kimse sesini çıkarmaz...

Evet, anlaşıldığı kadarıyla MİT’in sivil korgenerali Şenkal Atasagun gidici. Zaten duyumlara göre hazırlıklarını yapmış, Aşiyan’daki Teşkilata ait tarihi İnci Sultan Köşkü’nü (köşke bu isim tarafımızdan verilmiştir) emekliliği için hazırlatmış. Yine duyumlarımıza göre, köşkte sadece kendisinin oturması dikkatleri çekeceği için köşkün bir bölümünü de kendinden bir önceki müsteşar Sönmez Köksal’a teklif etmiş.

Diyeceksiniz ki, emekli olan MİT müsteşarı, MİT’e ait bir köşkte nasıl oturur? İzah edeyim:

Geçmiş yıllarda eski müsteşarlardan Adnan Ersöz ile Müsteşar yardımcısı Hiram Abas’ın teröristler tarafından şehit edilmeleri üzerine, MİT’in üst kadro yöneticilerinin korunması için bir yönetmelik hazırlandı. Hazırlayan da benim. Bu yönetmeliğe göre emekli MİT müsteşarları, yaşadıkları süre içinde fiziki ve teknik olarak korunacaklar. Bunlara yaşadıkları yerdeki MİT ünitesinin imkanları dahilinde lojman tahsis edilecek.

Yani bu yönetmeliğe göre eski bir MİT müsteşarı, eğer İstanbul’da yaşayacaksa, İstanbul MİT teşkilatına ait lojmanlarda veya kiralanabilecek bir apartman dairesinde oturabilir.

Anlaşıldığı kadarıyla Atasagun bu yönetmelikten faydalanıp lojman yerine trilyonluk tarihi köşke yerleşmek niyetinde.


Atasagun tanıdığım en şanslı devlet memurlarından biri. Görev süresinin büyük bir bölümü yurt dışında geçiren, İstanbul, Ankara dışında Türkiye’nin başka bir ilini bilmeyen istisnai memurlardan. Bu güne kadar şansı hep yaver gitti. Bakalım emekliliğinden sonra da öyle olacak mı?